Türk kelimesi, yazılı tarih kaynaklarında ilk kez
Çin kaynaklarında
丁零 dīng líng
丁霊 dīng líng
敕勒 chì lè
鉄勒 tiě lè
olarak geçmiştir.
M.S 552'de kurulan Göktürk Kağanlığı bağlamında
突厥 tū jué
sözcüğü kullanılmıştır.
"Türk" sözcüğünün etimolojisi, yani kökeni ve özgün anlamı, açık değildir. 10. yüzyıla ait Uygurca metinlerde Türk, "güç, kuvvet" (türklüg = "güçlü, kuvvetli") anlamında kullanılmıştır. Ancak Kök Türk Kağanlığının çözülmesinden iki küsur yüzyıl sonrasına ait olan bu kullanımın, siyasi/tarihi bir referansa sahip olması olasılığı güçlüdür. (Örneğin günümüzde Osmanlı sözcüğü de, Osmanlı tokadı deyimindeki gibi, "eski zaman tarzında, oturaklı, güçlü" anlamında kullanılmaktadır. Ancak bundan, Osmanlı sözcüğünün köken itibariyle "güçlü" vb. anlamına geldiği sonucu çıkmaz.)
Birinci Görüş
Bir başka görüşe göre Türk, tür-ök şeklinde bir bileşik isimdir.
Bu görüşü savunanlar kanıt olarak Türk sözcüğü Tatarca'da Türük, Yakutça'da Türök biçiminde olduğunu gösterirler. Ök sözcüğünün anlamı muğlak olmakla birlikte, bazı kaynaklarda "evrensel, tanrısal, tanrıya bağlı, tanrı (evren) güvencesinde, evrene dayanan, evrenden gelen, varlık, olu" anlamında yorumlanmıştır.
Ön Türk kültürü ve dili üzerine araştırmalar yapan Kazım Mirşan ve Haluk Tarcan ise bu görüşe daha uygun olan bir köken açıklaması sunarlar; tanrısal tür, göksel cins, rabbani cins, tanrılı tür.
Bu durumda *tür-ök sözcüğünün bir yorumla "evrene/tanrıya ait insan topluluğu (türü)" anlamına geldiği ileri sürülebilir.([1])
İkinci Görüş
Türk sözcüğüne ilişkin diğer yaygın hipotez, Orta Asya Türkçesinde (OAT) "kök, soy, asl, ırk" anlamına gelen tür sözcüğüyle ilişkili olduğudur.
Bu durumda belki "bir kökten çıkmak, bitmek, türemek" anlamında bir *tü- fiil kökü varsayılabilir. Buna göre OAT tüp (kök), tüğ (bir kökten çıkan şey, kıl, tüy), tür (kök, asl, ırk) ve belki tükemek (tamamen bitmek) aynı kökür türevleri olmalıdır. Tür-(ü)k ise muhtemelen "belli bir soydan gelen" ya da "ortak bir atadan türeyen" anlamına gelmektedir.
Eski Türk inancında ortak ata (dişi kurt) mitinin oynadığı merkezi rol gözönüne alınırsa, Türk etnoniminin de bu mitolojik geçmişe atıfta bulunması akla yakın görünmektedir.
Üçüncü Görüş
Türklerin nüfüsu yapılan savaşlara rağmen azalmamakta hatta artmakta olduğu yazmaktadır Çin kaynaklarında. Bundan başta "Türemek" ardından "Türük" daha sonra da "Türk" ismi oluşmuştur. Daha sonra ve hala Oğuz boyuna "Türk" denmeye başlanmış, diğer boylarda kendi isimlerini ırk ismi olarak kullanmaya başlamıştır.(örn: Kırgız, Kazak, Özbek, Macar, Moğol...)